içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

21. Yüzyılda Askeri Modernizasyonlar ve Astsubaylar

 

İnsanlık; yenilik, değişim ve gelişim ile günümüze kadar tarih sayfalarının çeşitli olumlu ve olumsuz aşamalardan geçerek gelirken askeri değişimler de bu sürece ''Savunma'' başlığı altında ayak uydurmuştur.

21. yüzyılın başlangıcı, küresel güvenlik ortamında köklü değişimlerin yaşandığı bir döneme tanıklık etmiştir.

Teknolojik gelişmeler, bilgi savaşları, hibrit tehditler ve asimetrik çatışmalar gibi faktörler, modern orduların yapısını ve işleyişini köklü bir şekilde dönüştürmüştür. Bu dönüşüm, orduların sadece teknolojik olarak değil, aynı zamanda stratejik, doktrinal ve operasyonel açılardan da yeniden şekillenmesini zorunlu kılmıştır.

21. yüzyılda ordu modernleşmesinin en belirgin unsurlarından biri, dijitalleşme ve bilgi teknolojilerinin entegrasyonu olmuştur. Dijital savaş sahası, orduların karar alma süreçlerini hızlandırmış, komuta ve kontrol mekanizmalarını daha etkin hale getirmiştir. Özellikle yapay zeka, büyük veri analitiği ve siber güvenlik gibi alanlardaki gelişmeler, orduların operasyonel kabiliyetlerini artırmış ve savaş alanında stratejik üstünlük sağlamıştır.

Modern ordular, 21. yüzyılda insansız hava araçları (İHA), insansız kara araçları (İKA) ve otonom silah sistemleri gibi yeni teknolojileri hızla benimsemiştir. Bu tür sistemler, riskli operasyonlarda insan kayıplarını minimize etmek ve operasyonel verimliliği artırmak amacıyla kullanılmaktadır. Aynı zamanda, bu teknolojiler, savaş alanında hız ve doğruluğu artırarak, düşmana karşı stratejik bir avantaj sağlamaktadır.

21. yüzyılda askeri modernizasyon, teknolojik gelişmeler ve stratejik dönüşümlerle şekillenirken, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde önemli bir role sahip olan astsubayların durumu da bu sürecin bir parçası olarak mutlaka ele alınmalıdır.

TSK'nın bel kemiğini oluşturan astsubaylar, teknik, operasyonel ve yönetimsel alanlarında Orduya büyük katkılar sağlamaktadır. Savaşta ve barışta her zaman ve her yerde mesai mefhumu gözetmeden canını sermaye edip vatan aşkı ile görev yapan astsubayların hepsi şehit ve gazi adayı olmakla birlikte kahramanlıklarıyla daima ön plandadır.

Astsubaylar; kahramanlıkları, cesaretleri, kabiliyetleri, karakterleri, sadakatleri, yetenekleri ve üstün görev bilinci ile tüm problemler için çözümün tek anahtarıdır.

Ancak, yıllardır çözülmeyip ötelenen başta tazminat, maaş bağlama oranları olmak üzere özlük haklarındaki mağduriyet oluşturan mevcut bazı yapısal sorunlar, bu kesimin mesleki tatminini ve haklarını olumsuz etkilemektedir gerçeğini de göz ardı etmemek gerekir diye düşünüyorum.

Modernizasyon, ilk önce zihinlerde olmalıdır.

TSK, 21. yüzyılda gerçekleştirdiği modernizasyon çalışmaları ile savunma sanayini yerli ve milli imkanlarla güçlendirme yolunda önemli ve büyük adımlar atmıştır.

İnsansız hava araçları (İHA), yerli savaş gemileri, yeni nesil tanklar ve modern helikopterler gibi projeler, ordunun operasyonel kabiliyetlerini artırırken, bu süreçte astsubayların teknik bilgi ve deneyimlerinin önemi de artmıştır. Özellikle ileri teknolojiye dayalı sistemlerin kullanımında astsubayların sahip olduğu uzmanlık, TSK'nın modernleşme sürecinde kritik bir rol oynamaktadır.

21. yüzyılda TSK, uluslararası arenada artan rolüne paralel olarak stratejik ve doktrinal bir dönüşüm sürecine girmiştir. TSK, NATO'nun bir parçası olarak ortak operasyonlara katılmış, bunun yanında bağımsız operasyon kabiliyetini de geliştirmiştir. Stratejik derinlik doktrini çerçevesinde, Türkiye, savunma alanında daha proaktif ve etkili bir tutum benimsemiştir.

Türkiye, 21. yüzyılın başlarından itibaren savunma sanayinde dışa bağımlılığı azaltmak ve kendi kendine yeten bir askeri yapı oluşturmak için büyük adımlar atmıştır. Bu çerçevede, birçok yerli savunma sistemi geliştirilmiş ve Türk ordusunun envanterine kazandırılmıştır.

Modern ordular, askerlerinin eğitimine ve profesyonelleşmesine daha fazla önem vermekte, karmaşık teknolojileri etkin bir şekilde kullanabilen, stratejik düşünebilen ve hızlı karar alabilen askeri personel yetiştirmektedir.

Eğitim ve disiplin askeri modernizasyonun önemli bir parçasıdır.

21. yüzyılda Türk ordusu, askerî eğitim ve personel yapısında da önemli değişiklikler yapmıştır. Profesyonel askerlik modeline geçişle birlikte, ordunun savaş kabiliyeti ve etkinliği artırılmıştır. Askeri personel eğitimi, modern savaş teknolojileri ve stratejileri konusunda güncellenmiş, bu da Türk ordusunun operasyonel başarısına yansımıştır.

Günümüz Türk Silahlı Kuvvetleri’nde teknoloji gelişmeler, dijitalleşmenin yanı sıra yapay zekanın da sürece dahil olmasıyla karmaşık teknolojileri etkin bir şekilde kullanabilen, stratejik düşünebilen ve hızlı karar alabilen askeri personel ihtiyacının karşılanmasındaki temel kaynak Astsubaylardır. Bir harekatın planlanmasında ve stratejinin oluşturulmasında kurmay zekası ne kadar önemli ise faaliyetin icrasında ve sonuca ulaşmasında başta Astsubaylar olmak üzere tüm askeri personelin katkısı da o kadar önemlidir.

Astsubayların mevcut statüleri "teknisyen" düzeyindedir ve bu durum, modern orduların gerektirdiği teknik bilgi ve deneyim seviyesiyle uyumsuzluk göstermektedir. TSK'nın modernizasyon sürecinde, astsubayların daha üst düzey bir mesleki kariyere sahip olabilmesi için eğitim seviyelerinin yükseltilmesi ve statülerinin yeniden tanımlanması büyük önem taşımaktadır.

Bu doğrultuda, astsubayların lisans düzeyinde eğitim alması ve mühendislik gibi daha ileri seviye alanlarda uzmanlaşması, ordunun teknik yeterliliğini daha da artıracaktır.

Bununla birlikte, emir komuta zincirinde aynı görevi yapıp, aynı uçak, aynı helikopter, aynı gemi, aynı alanda ve aynı riski taşıyıp bir statünün tazminat alması, diğerinin almaması ise mesleki tatmin açısından ciddi dezavantajlar yaratabilmektedir. "Makam", "Görev" ve "Temsil" tazminatları gibi unsurlar bir statünün mesleki kariyerlerinin temel bir parçasıyken, astsubayların kadro, atama, yetki ve görev tanımlarıyla örtüşen bu haklardan yeterince yararlanamaması sizce de dikkat çekici değil midir? Bu durum, astsubaylar arasında maddi ve manevi hak kayıplarına yol açabilmektedir diye de düşünüyorum.

Ayrıca, astsubaylara özgü birçok tazminat modelinin geliştirilmesi ve bu tazminatların miktar ve kapsamının genişletilmesi, astsubayların özlük haklarındaki mağduriyetlerinin giderilmesine önemli katkı verecektir.

21. yüzyıl, orduların sadece teknolojiye değil, aynı zamanda stratejik düşünceye, hibrit tehditlere karşı esnekliğe ve uluslararası işbirliklerine dayalı olarak modernleştiği bir dönem olarak öne çıkmaktadır. Bu süreç, orduların hem ulusal güvenliği sağlama kapasitesini artırmakta hem de küresel barış ve istikrara katkıda bulunmalarını sağlamaktadır. Orduların bu modernleşme sürecini başarılı bir şekilde yönetmesi, gelecekte karşılaşacakları zorluklara karşı hazırlıklı olmalarını ve etkin bir şekilde mücadele edebilmelerini sağlayacaktır.

21. yüzyılda askeri modernizasyon sürecinde, astsubayların rolü ve karşılaştıkları sorunlar göz ardı edilmemelidir. Tazminatlar başta olmak üzere maaş bağlama oranlarındaki iyileştirmeler ve özlük haklarında yapılacak reformlar, astsubayların mağduriyetlerinin giderilmesine imkan verecek ve TSK'nın genel etkinliğini daha da pekiştirecektir.

Astsubayların hak ettikleri özlük haklarına kavuşmaları, TSK'nın modernizasyon hedeflerine ulaşmasında da en önemli katkıyı sağlayacaktır.

Unutmayalım ki!

Silahlı Kuvvetlerin temel unsuru, askerdir.

 

 

 

 

 

 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum