içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Bugün Büyük Afetin 25'inci Yılı

Yazıp yazmama konusunda çok düşündüm. 25 senedir haykırıyoruz fakat sesimizi duyuramıyoruz. Hala Bakan İstanbulda depremde 600 bin binanın enkaz olmasını bekliyoruz diyebiliyor. Sorarlar insana büyük depremden 25 sene geçmişbunun 22 senesinde iktidardasın Milyarlarca Dolar deprem parası toplamışsın hala bir arpa boyu yol alamamışık.

17 Ağustos Marmara Depremi'nin 25. yıl dönümü | İşte hafızalardan silinmeyen görüntüler

Yaşadığım kentte bir dönem Belediye bünyesinde ciddi bir deprem çalışma komisyonu kurulmuş bende katkı sunmuştum. İMO Aydında binaların % 75’inin deprem açısından riskli olduğunu raporlamıştı.

Bir çalışma yapıldığı maalesef hayır. Çünkü siyasetciler Depremi konuşmak istemiyor. Bir çoğunun kaçak veya ruhsatsız binanın kullanımına izin veren imzalar atılmış. Ucube İmar barışıyla temeline, taşıyıcısına, beton ve demir kalitesini bakmadan kaçak yapılara katlara imar izni verimiş. Böyle bir yapıda üretemiyorsun seni de dinlemiyorlar. Burada her şeyi yazamıyorsun Halkı kin ve nefretten yargılıverirsin. Ülke O hale gelmiş.

Marmara depreminin üzerinden tam 25 sene geçti fakat o gün yaşananlar hala herkesin aklında...

17 Ağustos 1999`da saat 03.02`de 7,4 büyüklüğünde meydana gelen ve 45 saniye süren Marmara Depremi, Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce`de yıkıma neden oldu.

Resmi rakamlara göre Marmara Depremi`nde, 17 bin 840 kişi hayatını kaybetti, 43 bin 953 kişi de yaralandı.

Yaklaşık 200 bin kişinin evsiz kaldığı, 66 bin 441 konut ve 10 bin 901 iş yerinin yıkıldığı depremden 16 milyona yakın kişi değişik düzeylerde etkilendi, 285 bin 211 konut ve 42 bin 902 iş yerinde hasar tespit edildi.

Marmara Depremi, Türkiye`deki yapıların önemli bir kısmının depreme dayanıksız olduğunu ve acil güçlendirilmesi gerektiğini ortaya koydu.

Afet Sonrası sağ kalanları kurtarmak için devlet ve STK lar ciddi bir yeniden yapılanmaya gitti. Güçlü bir Arama Kurtarma ve Medikal Kurtarma ekipleri sistemi oluşturuldu.

Ancak yapılması gereken binalarımızın daha dayanıklı hale getirilmesi olduğu halde bu konuda ciddi bir adım atılmadı. 2012 yılında çıkan Kentsel dönüşümü yanlış anladık Rantsal dönüşüme dönüştürdük. Daha yasadaki Hukiki eksiklikleri ancak giderebildik.

Deprem geldiği zaman biz hazırlıklı olacak mıyız?

Yapılanlar yeterli olacak mı?

Bu konuya maalesef tamamıyla hazırız dememiz mümkün değil.

Oldukça eksiklerimiz var

25 yıldır afet ve deprem için ne yapabilirim derdini kendime dert edindim. Geldiğimiz nokta. İnanın 1999 depreminden çok da iyi değil.

İnancım ve beklentim hayallerde kaldı.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum